Star TV’nin sevilen dizisi “Kral Kaybederse”de Özlem karakterine hayat veren başarılı oyuncu Nilperi Şahinkaya, sahnelerdeki üstün performansıyla dikkatleri üzerine çekerken, aslında kendi ailesinin hikayesi kadar etkileyici ve ilham verici bir yaşam öyküsü taşıyor. Bu öykü, onun güçlü ve dirençli annesi Meltem Vural’ın, zorlu İran yıllarındaki mücadelesi ve özgürlük için verdiği mücadeleyle örülü. İşte Nilperi Şahinkaya’nın annesi Meltem Vural’ın, hayattan ve özgürlükten vazgeçmeyen o destansı yaşam yolculuğu.
“Kral Kaybederse”nin Özlem’i ve Çok Yönlü Sanatçı KimliğiNilperi Şahinkaya, dizideki Özlem karakteriyle izleyicilerin kalbinde ayrı bir yer edinmiş olsa da, onun gerçek yaşamındaki çok yönlü sanatçı kimliği ve uluslararası deneyimleri, annesinin hayatındaki derin izleri yansıtıyor. Senegal’de doğup farklı kültürlerin içinde büyüyen Nilperi, hem oyunculuk kariyerinde hem de kişisel gelişiminde ailesinden aldığı ilham ve güçle hareket ediyor.
Diplomatik Görevler ve İran Devrimi’ne Uzanan Bir Annenin HikayesiMeltem Vural, Ankara kökenli olup, yüksek eğitimli ve kariyer sahibi bir kadındır. Dışişleri Bakanlığı’nda uzman olarak görev yapmış, aynı zamanda yetkin bir çevirmen olarak TBMM’de çeşitli önemli görevler üstlenmiştir. Salim Levent Şahinkaya ile yaptığı evlilikle ailesine yeni bir boyut kazandıran Vural’ın hayatı, bir yandan diplomatik kariyeriyle öne çıkarken, diğer yandan da kişisel yaşamında büyük bir dönüşüm yaşamıştır.
Aşk ve Cesaretle Gittiği İran’da Bir Yüzyılın Travması1980’li yıllarda, aşkı uğruna İran’a giden Meltem Vural, burada yaşanan tarihi olayların gölgesinde büyük bir sınav verdi. İranlı bir erkekle evlenip oraya yerleştiğinde, bir yandan İran-Irak Savaşı’nın dehşetini yaşarken, diğer yandan devrim sonrası kurulan baskıcı rejimin insan hakları ihlallerine tanıklık etti. Pasaportunun iptal edilmesiyle, eşinin kontrolü altında ve özgürlüklerinden mahrum bırakılarak, tam üç yıl boyunca İran’ın karanlık ve zor günlerine mahkum oldu. Bu dönem, onun hayatında bir dönüm noktası ve gerçek anlamda bir esaret deneyimi olarak yer aldı.
“Şu Dağın Ardı İran”: Bir Annenin Direniş ve Özgürlük Savaşıİran’dan kaçmayı başararak Türkiye’ye dönen Meltem Vural, yaşadığı bu korkutucu ve yıkıcı süreci, kendi kaleminden anlattığı “Şu Dağın Ardı İran” adlı kitabında kalıcı hale getirdi. 2009’da yayımlanan bu eser, sadece kişisel bir anı değil, aynı zamanda İran’daki kadınların ve muhaliflerin karşılaştığı zorlukların da çarpıcı bir yansıması. Bu kitap, özgürlük ve insan hakları mücadelesinin anlamını derinlemesine sorgulayan cesur bir duruş ve direniş hikayesidir. Meltem Vural, bu eseriyle, baskıya karşı durmanın ve özgürlüğü savunmanın önemini vurgulayarak, toplumlara ilham kaynağı oldu.
Nilperi Şahinkaya’nın Annelerine ve Hikayelerine Duyduğu Derin BağBaşarılı oyuncu Nilperi Şahinkaya, annesinin yaşadığı bu zorlu ve ilham verici hayat öyküsünü büyük bir gurur ve sevgiyle anlatıyor. Annesinin hayatındaki mücadele ve direnç, onun kişisel gelişiminde ve sanat kariyerinde önemli bir etken oluyor. Nilperi, annesinin hikayesini sinemaya aktarmak ve onu canlandırmak istediğini defalarca dile getiriyor. Bu, onun için sadece bir proje değil, aynı zamanda ailesinin ve özgürlük mücadelesinin simgesi olan güçlü bir mirasın yaşatılması anlamına geliyor.
Özgürlüğe ve İnsan Haklarına Adanmış Bir Yaşamın MirasıMeltem Vural’ın hayat hikayesi, kişisel direnişin ve özgürlük mücadelesinin gerçek anlamda bir temsili. İran’da yaşanan esaret, onun iç dünyasında derin izler bırakmış ve kadınların hakları ile insan onurunun korunması yönünde duruşunu güçlendirmiştir. “Şu Dağın Ardı İran” kitabı, sadece bir anı kitabı olmakla kalmayıp, özgürlük ve insan haklarının simgesi haline gelmiş bir anlatıdır. Nilperi Şahinkaya’nın sanatını ve annesinin yaşamını bir araya getiren bu hikaye, ilham verici bir yaşam öyküsü olarak, izleyenlere ve okurlara güçlü mesajlar vermeye devam ediyor. Bu yazı 29 NISAN 2025 tarihinde yazılmıştır.
Ne Söylemek istersin ?
Bu içeriğe henüz bir yorum yapılmamış, Şimdi ilk yorumu sen yapmak ister misin ?